4 Eylül 2009 Cuma

Sandıma

Yine güneş batmaya başladı Gökçebel'de ve bizler sürekli değişerek her saniyesi kare kare fotoğraf çekme isteği uyandıran renk cümbüşünü izlemeye daldık. Yine hava kararmaya başladı, bugün de Sandıma'ya gidemedik... derken yine babam yaptı yapacağını, 'İstiyorsan hemen çıkıp gidelim, neresiymiş öğrenelim...' dedi. Annem, babam ve ben düştük yollara.



Yalıkavak'ın içinde daha önceden gördüğüm bir Sandıma tabelası vardı. Önce onu aradık, bulduk. Sonra takip ettik, asfalt yolu takiben toprak ve yol demeye bin şahit isteyen patikayı. Kayaların ve otların arasından sallana sallana ilerledik ve yolun sonuna ulaştık. Nuris Sanat Evi olduğunu tahmin ettiğim yerde durduk, Yalıkavak'ın girişinde ve içinde gördüğümüz 'Sandıma'yı görmeden gitme!' tabelalarını hazırlattığını düşündüğüm Nuris Sanat Evi'nin. Bizim dışımızda 4 turist daha vardı. Az sonra köyün üç sakininden biri olduğunu öğreneceğimiz İsmail Erkoca, sıcak bir karşılama yaptı ve anlatmaya başladı.

Sandıma, bir çok insanın zannettiğinin aksine bir Rum köyü değil, 600 yıllık bir Osmanlı yörük köyüymüş. Eski Yalıkavak, Sandıma ve yanındaki Gökçebelen köylerinden oluşuyormuş. Ne zaman halk dağlardan denize inip narenciye ile uğraşmaya başlamış, güzelim köy boşalmış. Taş evler kendi hallerine terk edilmiş. Yıllarca da boş kalmış. Bugün Sandıma'nın 3 sakini, İsmail Erkoca, Nurten Erkoca Değirmenci ve Osman Amca varmış.



Osman Amca kendi halinde yaşayan biri. İsmail Erkoca ve Nurten Erkoca ise elektrik ve suyun olmadığı Sandıma'da tek başlarına yarattıkları rengarenk dünyada yaşıyan iki sanatçı. İsmail Bey evlerinin, daha doğrusu sanat evlerinin nerdeyse her bölümünü gezdirirken bizlere, hayran kalmamak mümkün değil manzaralarına, heykellerine, tablolarına, rengarenk mutfaklarına, etekli banyolarına, çiçeklerine, teraslarına, kedilerine, köpeklerine, topladıkları antika parçalarına... Sandıma da, Erkocaların yoktan varettikleri dünyaları da çok farklı, çok özel.

1 yorum:

Gözde Otman dedi ki...

aslında var ama çok değil... ışık baya bi yetersizdi biz evin içini gezerken. olanları bi ara gösteririm ben sana ama daha fazla fotoğraf için tekrar gitmeliyiz kesinlikle;)