12 Aralık 2009 Cumartesi

Sinbad and the Jewel of Miracles



British Community Council'ın bu sene sahneye koyduğu ilk oyun, Sinbad and the Jewel of Miracles oldu. Geçtiğimiz mayıs ayında sahnelenen Little Shop of Horrors bir müzikal iken, bu sefer sahnelenen oyun bir Pantomimdi. 'Pantomim de nedir?' diyecek olanlara ufak bir açıklama... Geleneksel İngiliz Pantomimi, Noel zamanında oynanan, hem çocukları hem de büyükleri eğlendiren komedi gösterisi. Çoğu kimse klasik İngiliz Pantomimini sessiz sanat olan Mim ile karıştırırmış ama esasında İngiliz oyunu olan Panto'nun uzun bir geçmişi varmış ve Kraliçe Viktorya döneminde bugünkü bilinen formatına geliştirilmiş.



En az bizim müzikal kadar eğlenceli bir oyun olan Sinbad'a neden katılmadığımıza gelicek olursam, geçen sene ki oyunda aldığımız bir çok sorumluluktan sonra, bu sefer iş yoğunluğumu kendime bahane ettim. İşin doğrusu ise, bir kere daha bu sorumluluğun altına girecek cesareti kendimde bulamadığım demek sanıyorum. Yine de poster, bilet, broşür için elimden geleni ardıma koymadım. Bütün basılacaklar baskıya gittikten sonra da, kendimi azadettim ve bir çocuk gibi şov gününü bekleme başladım. 4 seans olarak sahneye konan oyun, genelde pantomimlerde olduğu gibi ters dönen rolleri, çoluk çocuk kalabalık kadrosu, bol kostümü, müziği ve sürekli olarak beklenen seyirci katılımı ile güzeldi. Sahne tasarımları, prop detayları, kostümlerin modelleri, kumaşları, ayrıntıları çok zevkliydi. Ama herşeyden güzeli, salonun ağzına kadar çocuklar ile dolup taşmasıydı. Dolu derken, son dakikada cumartesi pazar seanslarına 2 kişilik bile yer kalmadığını öğrenmek hem sevindirdi, hem canımı sıktı. Neyse ki, Nikki'nin bizi, bir şekilde yer buluruz diye davet etmesiyle sorun çözüldü.

Hiç yorum yok: