26 Nisan 2010 Pazartesi

Cimri

Pazar günleri de çalışmanın ağırlığını ancak çıkışta gidilecek bir tiyatro hafifletilebilirdi. İpek'ten gelen bir davet ile yine/yeni bir oyunu, Kenter Tiyatrosu'nda oynanan Moliere'in Cimri'sini izleme olanağı doğdu. Hemen kabul ettim, metroya binip Osmanbey'e gittim.



Bugüne kadar farklı sanatçılar tarafından defalarca sahneye konan Cimri'yi hikayesini bilmeme rağmen, ilk defa sahnede izledim. Sabahattin Eyüboğlu çevirisi, Mehmet Birkiye'nin yönetmenliğiyle sahnelenen oyunda, Cimri rolünde Mehmet Birkiye, Cimri'nin oğlu rolünde Engin Hepileri, Cimri'nin kızı rolünde her daim bayıldığımız Demet Evgar oynuyordu. Ana karakterlerin performansları zaten takdire şayan ama tüm oyun boyunca sağdan sola, soldan sağa koşuşturan Cimrizedeler de bitmek bilmeyen enerjileri ve oyunculuklarıyla özel olarak alkışlanmayı hakediyorlardı. Oyunculukların yanı sıra, daha oyun başlamadan bayıldığım bol asma kilitli dekora da, karakterlerin yırtık pırtık tasarlanmış kostümlerine de hayran kaldım. Artık algıda seçicilik midir, İpek'in her daim bana dediği gibi mesleki deformasyon mu bilemiyorum ama bazı yerlerde kostümleri incelemekten oyunu izleyemedim.

1 yorum:

triplus dedi ki...

oyun çok tatlıydı ama ben açıkcası mariane'yi çok gereksiz abartı buldum. ve evet kostümler çok güzeldi :)